Güneş Üçcan Yazıları

Yeryüzündeki İlk Şiddet Vakası

Yeryüzündeki İlk Şiddet Vakası

Tanrı kâinatı altı günde yarattı. Sonra melekleri yarattı. Sonra tanrı balçıktan insanı yarattı ve içlerine ruh üfledi. Âdem ve Havva cennetteki evlerinde mutlu bir şekilde yaşarken yasak ağacın meyvesinden yedi ve dünyaya gönderildi. Âdem ve Havva’nın çocukları oldu. Bu çocuklar yeryüzünün ilk çocuklarıydı. Büyüdüler güçlendiler ve biri diğerini öldürdü. Yeryüzünde ilk kan döküldü.

Önce her şey gaz ve toz bulutuydu. İlk canlılar suda yaşama başladılar. Güçlü olanın hayatta kalabildiği bir yaşam sürecine girdiler. Hayat sudan karaya geldi. Yine aynı yasa hâkimdi “güçlü olan hayatta kalır”. Primat ailesinin bir kolu olan insanın hayatta kalma şansı azdı. Fakat çok farklı bir yapısı vardı. Başparmak. Bir gün yırtıcı bir hayvandan kaçarken bir ağacın dalını tuttu, dal kırıldı. İnsan o dalı kavradı ve yırtıcı hayvana doğru hamle yaptı. Yırtıcı hayvan korktu. İnsan artık alet kullanabiliyordu. Bunu fark etti çünkü düşünebiliyordu. Düşünen alet kullanabilen insan artık doğaya yabancılaştı.

 

Bağlanma Sorunları ve Sonuçları

Bağlanma Sorunları ve Sonuçları

Sosyal bir varlık olarak insan her yaşta kişilere, gruplara veya sembollere bağlanma eğilimindedir. İlk bağlanma şekli dünyaya yeni gelmiş bir bebeğin bakım veren kişi ile kurduğu ilişki ile belirginleşir. Yapılan çalışmalar dört farklı bağlanma türü olduğunu göstermiştir. 

 

Bunlar; güvenli bağlanma, kaçıngan bağlanma, kaygılı - kararsız bağlanma ve yönelimsiz - karışık bağlanma olarak adlandırılmıştır.

Aldatmak Üzerine...

Aldatmak Üzerine...

Tripod, sehpa, üçayak... hepsi dilimize farklı dillerden gelse de aynı anlamı taşır. Üçayak, her zeminde dengede durabilir. İlişkiler de üçayak üzerine kuruludur. Sevgi, saygı ve güven... bu ayaklardan biri olmadığında denge bozulur.