Ece Kesim Gökalp Yazıları

İçindeki Çocuk Aslında Kim?

İçindeki Çocuk Aslında Kim?

Bugün kendimizle, diğer insanlarla ve dünyayla (çevreyle) ilgili bildiğimiz, inandığımız her şeyin toplamı içimizdeki çocuk. 

Çocuğunla Kurduğun İlişkiyi, Çocukluğunda Öğrendin

Çocuğunla Kurduğun İlişkiyi, Çocukluğunda Öğrendin

“Çocuğuma kızmak/bağırmak istemiyorum ama öfkeme hakim olamıyorum.”

“Bağırdıktan sonra çok pişman oluyorum ama iş işten geçmiş oluyor.”

“Ebeveynlikle ilgili çok şey okudum ama kendime gelince uygulayamıyorum.”

“İçimden bir ses annelik için uygun olmadığımı söylüyor.”

“Her şeyin farkındayım ama nasıl düzelteceğimi bilmiyorum.”

 

Sen öyle yapınca...

Sen öyle yapınca...

Karşıdaki kişiyi suçlamak, bağırmak, “saçma sapan davranıyorsun” demek ya da hiçbir şey söylemeden kendi kendinize sinir olmak çok daha kolaydır. Çünkü onun davranışı, sizin ne hissettiğinizden daha ortada ve görünür haldedir. Ne hissettiğinizden bahsetmek yumuşamak, alttan almak, kırılganlaşmak ya da tartışmanın “kaybedeni” olmak gibi algılanabilir. Ancak bunu yapmak aslında oldukça güçlü olmayı gerektiren bir şey.

Annelik mi? Kutsallık mı?

Annelik mi? Kutsallık mı?

Annelik kutsaldır. Ama anne saçını süpürge eden, türlü fedakarlıklar yapan, yemeyen yediren, içmeyen içiren, çocuğunu dünyanın merkezine koyan olduğu için değil.
Bu iç içe ilişkide çocuğun kendi olma yolculuğuna eşlik edebilme, kendi yaralarıyla yüzleşme ve onları sarabilme, yeri geldiğinde çocuğunu, yeri geldiğinde kendini önceliğe alabilme, bu ince çizgide dans edebilme cesaretine sahip olduğu için.