Bir İlişkiye Başlarken.

Algı  Psikodrama & Kişisel Gelişim ve Psikolojik Danışma Merkezi

Bir ilişkiye başlarken içimizden geçenlerin ne kadar farkında olabiliyoruz? Tanıştığımız kişi ile ilgili beklentilerimizi gerçek ve hayal sınırının neresinde tutuyoruz?

Eğer içimizde bir yerlerde ilişkiyi çok fazla isteyen bir yön var ise maalesef bu beklentiler hayale daha yakın duruyor. Bir anda kendimizi bir masal içinde buluveriyoruz. Karşımızdaki kişi muhteşem özelliklere bürünüveriyor, aklımızdan geri sayımı tamamlayıp birbirimizi çok sevdiğimizi, her şeyin yolunda gittiğini hatta evlenebileceğimizi düşünüyoruz. Tüm bunları yaparken ilişkiden beklentilerimiz neler, karşımızdaki kişi nasıl biri, duygularımız ne durumda..Bunların hepsi birden yok oluveriyor..Ta ki kırmızı ışıkta geçtiğimizi fark edip kazayı yapana kadar..

Peki neden görmüyoruz kırmızı ışığı? Bir an önce ulaşmak için sanırım. Bu acele bize pek çok ilişki hatası yaptırıyor. Ne gittiğimiz yeri görüyoruz ne yoldaki ikazların farkına varabiliyoruz ne de yaklaşan kazayı engelleyebiliyoruz.

Elbette insanız ve mutlu ilişkiler hepimizin hakkı. Ama henüz ortada hiçbir şey yokken varmış gibi davranıp içimizi bir ilişkiye bu kadar açtığımızda mutlu ilişkiyi ne kadar elde ediyoruz acaba? Kendi değerimize bakmadan, ne istediğimizi önemsemeden, uyarı ışıklarını görmeden ilişkinin içine atlayarak kendimizi ne kadar koruyabiliyoruz reddedilmekten, istenmemekten, üzülmekten..

Yüksek ihtimalle hiç..

Yolunda gidebilecek bir ilişkiye, daha ilk günlerden tek eksik yüzüklermiş gibi davranmak her şeyi altüst edebilecek enerjiye sahiptir. Hayal edin, birisi ile tanışıyorsunuz ve karşı taraf sizi hiç tanımadan kafasındaki evleneceği kişi pozisyonuna oturtuyor. Sizin üzerinize pek çok elbise biçiyor ve doğal olarak sizden bu elbiseyi giymenizi bekliyor? Ne hissedersiniz?

Eğer özgürlüğüne biraz düşkün birisi iseniz arkanıza bakmadan kaçmanın yollarını ararsınız. Aramıyor ve kabul ediyorsanız bu ayrı bir yazı konusu.

Peki ne yapacağız? İlişkinin başlarını nasıl yaşayacağız?

Farkında olup, keyif alarak. Hem kendimizi hem de karşı tarafı gerçekten görerek 

Trafikte olduğunuzu düşünün. Yolunuzda gidiyorsunuz ve bir araba size eşlik etmek istiyor. Durun ve gözlemleyin. Nasıl bir araba, yolda nasıl gidiyor, onunla yol almaktan hoşlanıyor musunuz? Keyifli mi, korkutuyor mu? Sıkıcı mı? Kurallara uyuyor mu? Siz onunla birlikteyken yolda nasıl gidiyorsunuz? 

Bu soruların cevabı tatmin edici ise yola devam..

Değil ise lütfen işaretlere iyi bakın..Unutmayın yolda daha çok araba var..Önemli olan keyifli ve mutlu bir seyahat..

İyi yolculuklar..

Paylaşın:

Etiketler:

Sayfa Yorumları (0)
  • ...

Yorum Ekleyin