Gözlerimizi kapatıp, zihnimizi HAYIR demeye çalıştığımız ama HAYIR’ımızın kabul edilmediği, bizi kötü hissettiren hatta başımızı belaya soktuğu en eski anılara göndermeye çalışalım… Okul çağları, okul öncesi, okulda, evde, arkadaşlar arasında neler oluyordu?
Eğer bir anı yakaladıysanız, bu anı size şuanda ne hissettiriyor?
Bu duyguyu bedeninizin neresinde hissediyorsunuz?
Bu duygu bir renk olsaydı hangi renge benzerdi?
Bu ve bunun gibi anılarımız çoksa ve hayır demekte zorlanıyorsak, zorlanmamızın nedenlerinden bazıları şunlar olabilir:
-HAYIR dersek insanlarla aramızın bozulacağından, tartışma yaşanacağından çekiniyor olabiliriz. Ya karşı tarafın öfkesi ya da içimizden çıkabilecek öfkeden korkuyor olabiliriz.
-HAYIR dersek insanların artık bizi tercih etmeyeceği, sevmeyeceği düşüncesi bizi durduruyor olabilir.
-HAYIR dediğimiz takdirde yeni düşmanlar edineceğimize dair inancımız olabilir.
-HAYIR demenin kaba bir davranış olduğuna dair inancımız olabilir.
-İş hayatında HAYIR dersem tembel, saygısız, işe yaramaz, beceriksiz, yetersiz gibi görünürüm veya terfi ya da zammı kaçırabilirim gibi inançlarımız olabilir.
-HAYIR demenin yardımseverliğin ve sorumlu davranmanın tam tersi şekilde bencilce ya da sorumsuzca olduğuna dair inancımız olabilir.
...